Inspired by the subaltern studies the purpose of this article is to
examine how the dichotomy of private/public in Metin Kaçan’s Ağır Roman1
Novel is reproduced on the axis of the visual language used by Mustafa
Altıoklar’s cinematic adaptation Cholera Street.2 The article is
interested in the peculiar choice of slang usage and reads this as an
invitation to blur the borders of private/public space that modern life
demands to keep separate. In this sense, Cholera Street can also be
regarded as a brilliant piece of social commentary, offering a vivid
peek into the life of the “other” trapped in the peripheral
neighborhood. This article unravels further how Cholera Street through
visual film grammar and various metaphors sends strong critical messages
about the silence of subalterns who often lack the means to speak for
themselves and how the violation of privacy turns out to be a
challenging act against the dominant order.
Maduniyet çalışmalarından ilham alan bu yazı Metin Kaçan’ın Ağır Roman kitabındaki özel/kamusal alan ikiliğinin romanın Mustafa Altıoklar tarafından yönetilen sinematik uyarlamasında görsel dil kullanımı ile nasıl yeniden üretildiğini incelemektedir. Yoğun argo içeren dil kullanımına odaklanan yazı, bu dil seçimini modern yaşamın kamusal alandan ayrı tutmayı talep ettiği mahrem alanın sınırlarını bulanıklaştırmak için bir davet olarak okur. Bu anlamda, bir kenar mahallesinde sıkışıp kalan “ötekinin” yaşantısına kulak veren Ağır Roman filminin toplumsal bir eleştiri içerdiği söylenebilir. Bu yazı, Ağır Roman’ın film grameri ve kullandığı çeşitli metaforlarla çoğu zaman kendi adlarına konuşma imkanı bulamayan madunların sessizlikleri ve mahremiyet ihlallerinin egemen düzen karşısında nasıl meydan okuyan bir anlayış haline geldiği ile ilgili ortaya koyduğu eleştirel mesajları irdelemektedir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018Cilt: 5 Sayı: 1 |