In this study, the phenomenon of begging is considered as an intersection with concepts such as "new poverty", "migration", "urbanization" and "refusal to work", which are the benefits of neoliberal capital economy. In addition, the new aspects of begging, different from the old ones, and the process of its transformation into a cultural act are tried to be understood from a sociological perspective. Whether begging is seen as a profession by beggars or not, whether beggars work in an organized manner, their motivations for begging, and the changes in the phenomenon of begging with internal and external migration are the main questions that are wanted to be discussed. Qualitative research method was preferred in the study and the data was obtained by in-depth interview technique, and the analysis was carried out with the MAXQDA program. According to the most basic conclusion of the research; beggars display two basic typologies: "those who identify begging with necessity in the context of new poverty, migration and spatial segregation" and "those who turn begging into a culture by professionalizing it in an organized manner while escaping from precarious, makeshift working conditions"; It has been concluded that this situation is both a result of the neoliberal market economy and that it reproduces this place, and that this heterogeneity makes it necessary to produce different social policies.
Beggary Neoliberalism New Poverty Refusal to Work Cultural Act.
PYO.BKS.1915-C.22.001
Bu çalışmada, dilencilik olgusu neoliberal ekonomi-politiğin getirisi olan “yeni yoksulluk”, “göç”, “kentleşme” ve “çalışmanın reddi” gibi kavramlarla kesişimsel olarak düşünülmüş ve dilenciliğin eskisinden farklı olarak aldığı yeni görünümler ile kültürel edime dönüşme süreci sosyolojik bir perspektifle anlaşılmaya çalışılmıştır. Dilenciler tarafından dilenciliğin bir meslek olarak görülüp görülmemesi, dilencilerin örgütlü bir şekilde çalışıp çalışmadıkları, dilenme motivasyonları ile iç ve dış göçle birlikte dilencilik olgusunda meydana gelen değişimler tartışılmak istenilen temel sorulardır. Araştırmada niteliksel araştırma yöntemi kullanılmış, veriler derinlemesine görüşme tekniğiyle elde edilmiş, verilerin analizinde ise MAXQDA nitel veri analizi programı kullanılmıştır. Araştırmada; dilencilerin “yeni yoksulluk, göç ve mekânsal ayrışma bağlamında dilenciliği mecburiyetle özdeşleştirenler” ve “güvencesiz, eğreti çalışma koşullarından kaçarken, örgütlü bir şeklide dilenciliği meslekleştirerek bir kültür haline dönüştürenler” şeklinde iki temel tipoloji sergilediği; bu durumun hem neoliberal piyasa ekonomisinin bir sonucu olduğu hem de burayı yeniden ürettiği ve bu heterojenliğin farklı sosyal politikalar üretmeyi gerekli kıldığı sonucuna varılmıştır.
Dilencilik Neoliberalizm Yeni Yoksulluk Çalışmanın Reddi Kültürel Edim.
Etik kurul kararı ek dosya olarak yüklenmiştir.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi
PYO.BKS.1915-C.22.001
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi ile Samsun Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı'na teşekkür ederiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kent Sosyolojisi ve Toplum Çalışmaları |
Bölüm | Orjinal Makale |
Yazarlar | |
Proje Numarası | PYO.BKS.1915-C.22.001 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Gönderilme Tarihi | 19 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 2 |